BİRLİK VE BERABERLİK ÜZERİNE

01 Aralık 2021 - 1249 okunma


BİRLİK VE BERABERLİK ÜZERİNE

Hayat; iki hece fakat çözmeye çalışsan uzun bir bilmece, insanı düşündürür gündüz gece. 
Bu hayatın içinde bazıları kahrından ‘’Başımı alıp gitsem dağlara, ormanlara’’ dese de sosyal bir varlık olduğu için insanlarla birlikte yaşamak zorundadır; yalnız yaşayan olsa da bu bir istisnadır, istisnalar da kaideyi bozmaz...

Fertlerden aileler, kabileler, toplumlar, milletler ve devletler meydana gelir; işte o zaman da en önemli mesele gündeme gelir: 

‘’Birlik ve beraberlik...’’ Bu konuda her dinin, milletin, düşünen her ferdin o kadar çok hikmet dolu sözleri var ki, hepsini yazacak olsak bir kitap olur; bu da meselenin önemini gösterir, mesela:

Ey mü’minler! Hepiniz birlikte Allah’ın ipine sımsıkı sarılın ve ayrılığa düşmeyin... (Âl-i İmrân / 103),

‘’Toplulukta, birlik ve beraberlikte rahmet var, ayrılıkta ise azab-ı ilahi vardır.’’ (Hadis: Beyheki),

El, eli yıkar, iki el birleşir, yüzü yıkar. (Atasözü),

Bir şey her şey için, her şey bir şey için vardır. (von Goethe),

Bir olalım iri olalım diri olalım. (Celaleddin Rumi)...

Her toplum için geçerli olan kural: Fertlerin birlik ve dayanışma içinde olmaları, toplumun barış ve huzurunun devam ettirilmesinin zorunlu kıldığı bir sorumluluktur. 
Zira ancak bu, barış ve huzurun kalıcı teminatıdır. Bu kuralın zıddı olan tefrikadır, bölücülüktür, ayrıştırmadır ve toplumları içten içe yiyerek temelden çökmelerine neden olan hastalıktır.

Fertleri birbirine düşmüş milletler, yok olup gitmeye mahkumdurlar. Tarih bunun en büyük şahididir. 
Dinimiz İslâm, birlik, beraberlik, kardeşlik hukukunu emretmiş, fitne ve tefrikanın da son derecede tehlikeli olduğunu açıkça belirtmiştir.  

Bu mesele maddi ve manevi olarak kirlenen (kirletilen) dünya insanının, yani tüm insanlığın ortak meselesidir. 
Bununla birlikte günümüz Müslümanlarının da en çok ihtiyaç duydukları konulardan birisi, hatta en önemlisidir. 
Zira, bilinen bir kaide: Birlik ve beraberlik ruhunu kaybeden toplumlar, her şeylerini kaybetmek zorunda kalırlar.
 Maalesef İslam Alemi’nin durumu da şu an bundan ibarettir ve nerede yaşarsak yaşayalım bu dağınıklık bizlere de sirayet etmektedir...

Unutulmamalıdır ki, toplum içinde yaşamanın kendisine göre ilke ve kuralları vardır. 
Kurallar yaklaşık her toplumda bir birine benzemesine rağmen toplumun bütün fertlerinin bu kurallara aynı ölçüde uyması doğal olarak beklenemez. 
Fakat uyulması gereken kuralların çiğnenmesiyle, toplum fertleri arasındaki ahenk bozularak, kişilerin birbirleriyle olan ilişkileri kötüye gitmekte veya tamamen kesilmektedir.
 Başka bir deyişle, toplumsal dayanışma zayıflamakta ve huzur yok olmaktadır.

Bir Müslüman tefrika ve bölünmenin bile bile yanında olamaz, birlik ve beraberliği bozacak davranışlarda bulunamaz. 
İslamiyet, renkleri ve dilleri farklı olan insanları, aynı inanç etrafında birleştirmiş, kin ve düşmanlıkları ortadan kaldırarak huzur ve barışı getirmiştir.

Zaten İslam kelimesinin bir anlamı da "barış”tır. Bu nedenle Müslüman, huzur ve barış içinde yaşayan insan demektir.
 
Huzur ve barış içinde olmak, ancak birlik ve beraberliğimizi pekiştirmekle mümkündür. 
Allah’a emanet olun, barış içinde kalın!

Saygı ve muhabbetle...
Dr. Fuat SANAÇ

Fuat diğer yazıları
x

Facebook hesabınızla yorum yapın:




Veya Facebook'a bağlanmadan yorum yapın:

Rumuz veya Ad/Soyad*

E-posta*
(E-posta adresiniz sitede görünmez)

Yorumunuz*




(Yukarıdaki güvenlik kodunu giriniz)
Yazarlar Yazarlar
Son YorumlarSon Yorumlar
AnketAnket

MHP'NİN HÜKÜMETE YAKLAŞIMINI NASIL BULUYORSUNUZ?

OLUMLU!
OLUMSUZ!
KARARSIZIM!
LİDER NE DERSE ODUR!
Lig FikstürüLig Fikstürü

Piyasalar Piyasalar
Anasayfa'ya Git Anasayfa
Foto Galeri Foto Galeri
Video Galeri Video Galeri
Yazarlar Yazarlar
YÖNETIM YÖNETIM
İLETİŞİM İLETİŞİM
Bu sitede yayınlanan içerik izinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz.